Bilgisayar başında çalışırken bizi en çok riske sokan konulardan biri oturma pozisyonumuz. Öncelikle şunu kesin olarak belirtmeliyiz: İş sandalyesi, iş yaparken kullanılan sandalye demek değil. İş yaparken kullanılmak üzere özel olarak üretilmiş sandalye olarak düşünmeliyiz. Mutfak ve salonlarda kullanılan sandalyeler kısa süreli oturmalar için ideal olsa da, uzun süre bizi dengede tutacak bel desteği ve yükseklik bu eşyalarda bulunmuyor. Bu yüzden kendinize bir iyilik yapın, az sonra tarif edeceğimiz pozisyonu sağlayacak yükseklik ayarı bulunan bir sandalye kullanın ve bel desteğini ihmal etmeyin.

Boynumuz ve belimiz kadar el ve bileklerimizi de yoran bir dönemdeyiz. Klavyeler ve mouse'lar, ellerimizin doğada olmadığı kadar sürekli sabit hareketleri tekrar etmesine sebep oluyor. Klasik mouse'ları tutma şeklimiz ve bileklerimizin klavye kullanırken boşta duruşu ellerimizin yapısına hiç uygun değil. Ama neyse ki bu konuların artık çeşitli çözümleri var. El ve bileğin duruşunu zorlamayan ergonomik mouse'lar, ellerin duruşuna göre üretilmiş klavyeler ve dizüstü bilgisayar kullanırken tercih edebileceğimiz bilek yastıkları bu çözümlerden birkaçı.

Sağlık şikayetleri bilgisayar ve telefon üreticileri tarafından da son zamanlarda ciddiye alınıyor. Son dönemlerde birçok telefon ve bu telefonların içindeki uygulamalar, ekran sürenizi kısıtlayabileceğiniz hatırlatma özellikleriyle geliyor. Böylece sadece ortopedik risklerin yanı sıra, gözlerinizi dinlendirmenizi gerektiren ekran yorgunluğunu da dengelemek mümkün. Eğer imkanınız varsa, çalışma sürenize düzenli aralar yerleştirmek ve bu aralarda ayağa kalkıp yürümek hem zihninize, hem de vücudunuza iyi gelecek çözümlerden biri.